Beynimdeki KARA LEKE-Yazı DİZİSİ
  42.Bölüm
 

            BÖLÜM  42 

 

Aslı,her zaman olduğu gibi gazetesini bakkaldan alıyordu.Bir başlık dikkatini gereğinden çok fazla çekti.Şöyle diyordu:

 “Hapishanede korkunç dehşet!” “İki mahkum birbirlerini öldürdü.”

 Bir başka yerde de aynı zamanda aynı haberi okuyanlar vardı.

“Benimle hiç konuşmuyorsun?Denizcinin kızı olduğum için mi bana böyle davranıyorsun?”

 Ergin yattığı yerden kalkmaya çalışıyordu.”Ne yazıyor?”

 “Nerede?”

 “Elinde,tuttuğun gazetede,ne yazıyor?”

 “İlginç bir dehşet deniyor.Olay Tekirdağ’ın bir hapishanesinde yaşanmış.”

 “Sonra.”

 “Sonrası ölen birkaç insan var.Boş ver bunları,dinlen!Bu arada benim adım Nalân.Sen bir şey hatırlayabildin mi?Adını gibi.”

 “Hayır.”

 “Tamam.Üzme kendini.Doktor bana iyileşeceğini söyledi.”

 “Çok sevindim.Her şey için size teşekkür ederim.”

 “Önemli değil.”

 

  Aslı,gazeteyi yengesine gösterdi.O da çok şaşırdı.”Zavallı adamcağız.O bizi birbirimize kavuşturan,iyi kalpli bir insandı.”

  Aslı:

 -Allah rahmet eğlesin!

 

                                  ***

 

  Ergin:

  -Adının Nalân olduğunu söylemiştin?

  Nalân:

  -Aklın  galiba yerine geliyor.

  -Çok açık sözlüsün.

  Nalân içinden mırıldanıyordu.”Açık sözlü mü?Senden hoşlandığımı sana bir türlü söyleyemiyorum.”

 -Anlayamadım.Bir şey mi dedin?

 -Hayır.Hiç bir şey demedim.

 Nalân öyle olmalı ki Ergin’e hasta olduğu zamanda aşık olmuştu ama kendiside bir türlü nasıl aşık olduğuna anlam veremiyordu.Sadece acı çekiyordu.

 

                             ***

 

 Esra’nın günden güne artan sancıları devam ediyordu.Bebek sekiz buçuk aylıktı.Karnı burnundaki genç kadın yemek yapmakta bile zorlanıyordu.

 Aslı’da zaman zamanda olsa yardım ediyor.Ev işlerinden çok iyi anladığını bir kez daha Esra’ya ispatlıyordu.”Seninde evlenme çağın gelmedi mi?”

 “Yok yenge.Ne evlenmesi?Evlenmek bu kadar kolay mı?”

 Tam bu sırada bir tekme hissetti.Genç kadın bağırıyordu.

 “Aslı suyum geliyor!”

 Aslı tedirgenleşti. “Ne şimdi mi?”

 “Galiba,evde doğuracağım.”

 Aslı panik içindeydi.”Dur,tamam mı?Sakin ol!Rahat rahat,nefes almaya çalış!Allahım sen bana yardım et!”

 Genç kızda terler içinde kalmıştı.”Yenge arabayı hazırladım.Yürüyebilecek misin?”

 “Elbette.”

 “Bak orada bir merdiven var,dikkat et!”

 “Aslı kızmaya başlıyorum.”

 “Hiç kızma yenge,sanki benim başıma böyle olaylar çok geliyor.Ben ne yaptığımı biliyor muyum?”

 O sırada yoldan geçmekte olan Abidin’de Esra’ya yardım etmeye çalışıyordu.”

 “Arabayı ben kullanabilirim.Sen,Esra’ya yardım et!”

 Esra:

 “Abidin sakın kızma olur mu?Seni bu kadar zaman sonra ilk defa böyle görüyorum.”

 Abidin:

 “İspatlamam gerekiyormuş.Ben değiştim,hem de çok değiştim.”

 Abidin,Aslı ve karnı burnunda genç kadın  arabayla hastanenin yolunu tutuyorlardı.

 Hava çok yağışlıydı ve yerler çok ıslaktı bu da arabalar için sorun çıkarabilirdi.

 

                                  ***

 

 Doktor:

 -Karışma,yine içeceğim.

 Reis:

 -Neden?İçmene neyin sebebi olduğunu yıllardır bana söylemiyorsun.

 -Boş ver Reis.Kahpe dünyaya içelim.

 -Tutabilirsen sana bir sır vermek istiyorum.Doğrusu beni bu sır hep boğuyor.

 -Ne sırrı?

 -Kızım Nalân,onun hakkında ama kimseye söyleme olur mu?

 -Peki Reis.Söylemem.

 İçkili adam,Reisin bardağına rakı koydu.Sonra onun gözlerine baktı.Hüzünlü ve bir o kadarda yorgun gözlerine.Daha sonra bardağına suyu doldurdu.Yaşlı adam anlatmaya başladı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 
  Bugün 61 ziyaretçi (80 klik) kişi burdaydı! Ergin AVCI 2020@COPYRIGHT  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol