58

 

   Gazetenin ilk manşeti insanların en çok dikkatini çeken kısmıydı.”Yenilenen ve guruplaşarak oluşan örgüt.”Eski bir gazeteci ile yapılan bir konuşması gazetede yayınlanmıştı.Ergin:

 ”Beni beklemeyin sabaha karşı geleceğim.”

 Esra:

 “Peki hayatım.”

 

  Sabaha karşı evinden ayrılan yazar toplantısını yüce seçilmişlerle yapacaktı.

 

   Yüce seçilmişler,kendilerinin işlerini yaptığım üzere benim için toplanmışlardı.

 Bu üçüncü toplantı Roma’daydı ve burada da çeşitli ayinler yapılmaktaydı.Bende onlardan birisi olduğumu çoktan anlamıştım.

 

                                                         ***

 

  Emin her sabah olduğu gibi eline aldığı gazeteyle dayısına ait olan kıraathanenin içine giriyordu.İlk manşete baktıktan sonra kızgınlığını gizleyemeyerek bağırdı.

 “Sözde  akrabamız olacak.Şu yazılara,şu palavralara bak!Bunlara kimse inanmaz.Ergin böyle yazılar yazmazdı.”

  O gün onunda yazılanlar hakkında tadı kaçmıştı.Öfkelenerek kıraathaneden ayrıldı.

 Gecenin ilerleyen saatlerinde Esra’da evinde Aslı’yla sohbet ediyordu.

 “Biliyor musun?”

 “Neyi biliyor muyum?”

 “Ergin.Bu yazdıklarının hiç birini kendi isteğiyle yazmıyor.”

 “Bana kullanıldığını mı söylüyorsun?”

 “Evet.Baş ucumda döktüğü sözleri duymalıydın.Adeta yakarıyordu.”

 “Kuzenim yakarıyordu.”

 “Evet Aslı.”

 “Bak!Sana bir şey teklif etsem yapar mısın?”

 “Nedir?”

 “Gel beraber şu işi karıştıralım.Bu adamların foyasını ortaya çıkaralım.Ne dersin?”

 “Olur mu ki dedi titreyen bir ses tonuyla.”

 “Neden olmasın.Sen çok iyi bir araştırmacısın.”

 Esra,Aslı’nın umutla parlayan gözlerinin içine bakıyordu.Aslı:

 “Pekala kabul.Bir maceraya atılsak daha fazla ne kaybedebiliriz ki?”

 “Kuzeninin hiçbir şekilde haberi olmayacak.”

 “Peki Esra,dediğin gibi olsun.”

 

 Aynı gece Ergin eve geç saatte dönmüştü.Devamlı olarak öksürüyordu.Elini ağzına götürüp çıkardığı kan tükürüklerine de bakıyordu.Evinin yanına yaklaştığında telefonu aniden çalmaya başladı.Onu arayan kişi akşam ziyaretine gelen arkadaşı Ender’di.Ona kulübün üç yerde yapacağı eylem hazırlıklarını söylüyordu.Ergin dikkatle arkadaşını dinliyordu.

  “Kulübümüz bunun için kurulmamıştı.”

 Ender:

 “Evet ama hocamız başımızdan ayrıldıktan sonra herkes dağılmaya hatta kulübü bırakma kararı aldı.Bir kısmı da kendi menfaatleri doğrultusunda genç beyinler kulübünün adını kullanarak faaliyete geçme planı hazırlıkları yaptı.”

 “Kim ya da kimler?”

 “Kendilerine tek kuvvet denilen ve içeride kurulan ayrı bir gurup.”

 “Bildiğim için amaçlarını sormayacağım.Peki nerelerde gösteri yapacaklar?”

 “Ergin,bunların gösterileri boykotla değil kanla olacak.”

 “Ne dedin?”

 “Evet beni doğru duydun.Bir iş merkezi ilk hedefleri olacak ve diğeri ise halkın çoğunlukla olduğu tek yer olan Pazar yeri..”

 “Şimdi sakın telaşlanma.Bu adamların adresleri veya isimleri sende var mı?”

 “Hayır yok.”

  Tam bu  sırada telefon aniden kesiliverdi.Ender karşısında ona öfkeyle bakan iki adam bakıyordu.Adamlardan birisi Ender’in yakasından tuttuğu gibi yere fırlattı.

 

  “Sen kiminle konuşuyorsun?”